EKREM TEPECİK ”VATANDAŞ DEĞİŞİM İSTİYOR”
Kahramankazan’da uzun yıllardır diş hekimi olarak görev yapan Dr. Ekrem Tepecik’i doğup büyüdüğü Kızılcahamam’ın Kızık Köyü’nün yazdığı kitabıyla sayfalarımıza taşımıştık.
Ekrem Tepecik şimdi ise yaklaşan yerel seçimler nedeniyle boy gösterdiği siyaset arenasında isminden sıkça söz ettirir oldu. Siyasi tercihini İYİ Parti Belediye Başkan Adayı Fazıl Köremezli’nin 1. sıra kontenjan adayı olarak belirleyen Tepecik, özel muayenehanesinde hastalarını ihmal etmeden siyasi çalışmalarını da yürütmeye çalışıyor.
Dr. Tepecik diş hekimliğinin yanı sıra müzik, resim ve tarihle de hobi olarak ilgileniyor. Seçilmesi halinde kendisine has üslubu ve sahip olduğu renkli kişiliği ile Belediye Meclis toplantılarına renk katması beklenen Tepecik saha çalışmalarında edindiği izlenimleri siz değerli okuyucularımızla paylaştı.
Vatandaşta bir bıkkınlık var
Mecis Üyesi adaylarının isimleri de açıklandıktan sonra halkın kendilerine olan teveccühünün daha da arrtığına şahit olduklarına dikkat çeken Tepecik, ‘’Vatandaşda bir bıkkınlık var bize yansıdığı kadarıyla. Ne olacaksa bu seçimde olacak yoksa artık aday da çıkmaz, kendileri çalıp kendileri oynarlar.’’ Şeklindeki eleştirilerinin olduğunu söyledi.
30 yıllık diş hekimi olarak bir hastam koltuğa oturduğunda onu tepeden tırnağa süzerim. Göz bebeklerine bakarım, eğer göz bebeklerinde bir büyüme varsa endişeyi korkuyu ifade eder, ‘’üstüme gelme’’ demektir bu. Onu dinlendirmek lazım, onunla sohbet etmek lazım, rahatlatmak lazım. Ondan sonra tedaviye başlarım.
Gözler kalbin aynasıdır
Tabi mesleğimin verdiği bu tecrübe ile de vatandaşla iletişime geçince ona da bakıyorum. Karşı tarafın fotoğraflarını da bakıyorum, meydanlardaki insanların verdikleri pozlara da bakıyorum. Coşkuyla iştirak ediyor mu, yüreğiyle de orada mı? Yoksa meraktan mı gelmiş, zoraki mi gelmiş. Gözlerine baktığınızda bunu kolaylıkla anlayabiliyorsunuz.
Köy ziyaretlerimize de ben bu açıyla bakıyoruym. Köy meydanına indiğimizde büyük bir coşkuyla karşılaşıyoruz. Hocam sen de mi buradaydın, hoş geldin, ne iyi yapmışsın da gelmişsin türünden.
Hoş geldin muhabbeti samimi gönülden o sıcaklığı hissediyorsun. Kapıda böyle başlıyor, içeri geçiyoruz Türk misafirperverliğinin gereğini en güzel şekilde yerine getiriyorlar. Gençler, pirifaniler koşturuyor sağa sola misafire hizmet etmek için.
Herkes bir şey söylemek istiyor
Sonra köylülerimizde aşırı bir konuşma isteği gördüm. Hepisinin gözlerinde bir tebessüm var. Bu çok önemlidir. Herkes bir şey söylemek, derdini ifade etmek istiyor. Tarımdan, hayvancılıktan. Hükümetin bu konudaki uygulamalarından rahatsız olduklarını, çok çalışıp ürettikleri halde kazanmadıklarından dert yanıyorlar. Seçim zamanları yapılan hamasi nutuklar ve verilen sözlerden vatandaş bıkmış ve kızmış durumda.
Artık değişim istiyorlar
Velhasıl köylü artık bıkmış durumda ve bu bıkkınlık artık kızgınlık ve arayış dercesinde. Yıllarca iktidarın temel taşı olmuş köylülerimiz artık değişsin diyor.
Makam aracı kullanmayacağım
Sohbetlerinde zaten Fazıl Bey söylüyor ‘’Bu sadece bir belediye seçimi ve ben herkesin belediye başkanı olacağım. Belediyenin alanına girsin girmesin imkanlar ölçüsünde vatandaşa rahat nefes aldırmak için çalışacağım’’ diye. Bir de söylediği benim de çok hoşuma giden bir sözü var. ‘’Ben makam aracı kullanmayacağım’’ diyor. Bunun gerekçesini de ‘’Ben böyle yapınca benim müdürüm de, çalışanım da ısrafa taraftar olmaz. Vatandaş zaruret içindeyken, bizden medet umarken biz lüks ve israf içinde olamayız.’’ Diye açıklıyor. Bu da vatandaşın çok hoşuna gidiyor tabi.
HDP iddiasının köylerde karşılığı yok
Köyün birisinde bir grup ciddi muhalefet etti bize. Ancak Fazıl Bey’i dinleyince onların da ikna olduklarını görmek bizi çok mutlu etti. Yine bir köy ziyaretimizde latife olsun diye biraz da bizim HDP ile birlikte hareket ettiğimiz iddiası dile getirildi ama dediğim gibi sadece latifeydi. Çünkü yukarının bu iddiasının köylerde bir karşılığı olmadığını, buna kimsenin itibar etmediğini bizzat müşahade ettik. Ama bunun yanında hükümete karşı çok keskin eleştirilere şahit oluyoruz. Özellikle ekonomik ve siyasi konularda.
Lokman Bey, Serhat Bey
Fazıl Bey genel Türk siyasetinin dışında bir yol izliyor. Mesela Belediye Başkanının ismi geçtiğinde ‘’Lokman Bey’’ dışında bir sıfat kulanmaz. Belediyenin bütçesi sorulduğunda ‘’Bildiğim kadarıyla belediye de o kadar borç batağında değil. Biz geldiğimizde gerekli tedbirleri alır bu borcu da öderiz’’ diyerek hep yapıcı ve olumlu bir dil kullanır. Rakibi için de hep ‘’Serhat Bey’’ ifadesini kullanır ve kendisinden hep övgüyle bahseder.
Köylerden yarıya yakın destek
Samimi, sıcak ve seviyeli diyaloglar bizi daha da umutlandırıyor ve bu seçimlerde bilinenin dışında köylerin yarıya yakınının desteğini alacağımıza inanıyoruz.
Yeni bir ses, yeni bir nefes
Seçildiğim takdirde özellikle evcil hayvanlar, kültür sanat ve aile çocuk konularında çalışmalar yapmayı düşünüyorum. Kazanspor Kulübü gibi bir Kazan Halk Müziği Korosu, Seymen Grubu gibi.
Sonuç olarak bunca olumlu izlenimden sonra benim kanaatim kesin olarak Fazıl beyin seçimleri kazanacağı yönündedir.